RÜYALAR GERÇEK OLSA

o incecik beline sarılarak yürürdüm ile ilgili görsel sonucu
Emel Sayın'ın oynadığı bir film vardı ve harika sözleri olan bir şarkısı... ''rüyalar gerçek olsa seni her gün görürdüm...'' diye devam ederdi.

Rüyalar gerçek olsa 
Seni hergün görürdüm, 
O incecik beline 
Sarılarak yürürdüm. 

Sabah olmasın diye güneşi durdururdum, 
Yanar dağlarda tüten ateşi söndürürdüm. 
Yatağına her gece gelincik doldururdum, 
Dudağına bin kere öpücük kondururdum. 

Rüyalar, rüyalar,  rüyalar 

Rüyalar gerçek olsa. 

Şimdi soruyorum rüyalar gerçek olsa ne olurdu?bir rüy ne kadar gerçek olabilir ?

örnegin gece rüyanda gördüğün, yüreğini hoplatan veya sinir olduğun kişi sabah karşına çıksa , ne yapardın? 
Her şey zaten karmakarışık olmuş, hayaller ve gerçekler birbirine karışmışken,gece gördügümüz rüyanın sabah gerçek oldugunu görsek hayatımız iyi mi  yoksa kötü yönde mi ilerlerdi.

Rüya görmeyenimiz var mı? ‘‘Var’’ diyebilecek kimsenin  çıkabilecegini  sanmıyorum. Uyandığımızda bazen  ‘‘Ah! Keşke gerçek olsa " dedirten, bazen da kabusa dönen ,uyanınca derin bir ohhh rüyaymış dedigimiz ,terim anlamı gerçekleşmesi olanaksız durum olan rüyalarımız.

Freud'a göre bilincin gizledigi, bilinçaltında sakladıgı olgular ortaya çıkabilmek için yol aramaktadir. Bunlardan bazıları da rüyalar haline girerek kendilerini gösterirler. Freud'un yolunda ilerleyen doktorlar da günümüzde rüyalara önem verip, rüyaları bilimsel olarak açıklayarak hastalarını tedavi etmektedirler.

Bazı soyut kavramların açıklamaları bilimsel bir zemine oturtularak ifade edilebildigi halde, rüya kavramını bu şekilde açıklamak pek mümkün görünmemektedir.Ancak bu bilimsel verilerle degil de, dinsel yönden açıklanabildiginde de bir baska soyut gerçektir. Bu açıklamaya göre de ruh bedenden ayrıldıgı  zaman, yasanan olayların tümüne rüya denmektedir.
rüyaların gerçek çıkması ile ilgili görsel sonucuruhun bedenden ayrılması rüya görme ile ilgili görsel sonucu
Hiç düşündünüz mü rüyalar gerçek olabilseydi eger neler neler yapardık ,mesela  rüyanın başrol oyuncusu olarak  oscar ödülü alabilecek senaryolara imza atar,anka  kuşunun  kanadında uçar, okyanuslarda yüzer, her an çocukluğumuza iner, aynı anda da günümüzde olabilirdik.Tüm kaybettigimiz sevdiklerimiz  yanımızda olur , onlara söyleyemediklerimizi,hislerimizi söyler,sonra da hayatın  tüm kurallarını ,tabularını  yıkabilirdik. Zamandan uzakta, hiçbir yaptıgımız hata veya olay için  sorumluluk duymaz,hayatı deli dolu çılgınca yaşardık. Ölüp, yine canlanabilirdik mesela.

anka kuşunun kanadında uçmak ile ilgili görsel sonucuoscar ödülü almak ile ilgili görsel sonucu
Rüyalar bir nevi çocukluğumuza geri dönüştürler. Rüyalarda çocuk gibi olur,çocuk cesareti ile hiçbirşeyden korkmayız.Hiç kimse bize yaşadıklarımız için hesap soramaz.İnsan büyüyüp ergenlige ulaşınca çocukluğunda kurduğu hayalin yarısını bile kuramaz,çünkü mantık buna engel olur .
Hayatın içinde kurallar vardır ve en önemlisi gerçektirler.En fazla da gerçeklere takılırız.Çocukluğumuzda hayaller , şimdi ise gerçekler vardır. Gerçekler aileyle başlar. Kızım /oğlum şunu şöyle yapma, bunu böyle düşünme,bunun dogrusu bu .Bu resimde ne anlattın çocuğum?. Hayır çiçek, uçak öyle yapılmaz, bak böyle yapılır gibi gerçekler hayalin önüne geçirilmeye çalışılır.Realizm aileden çocuk beyinine kazınır.

Egitim hayatı da kişinin hayal gücünün yontulma sürecinin başlangıcıdır.Gerçekleri, tabuları ögrenip  ,üst beynin yükselmesi ile de hayal gücümüzde daralmalar meydana gelmeye başlamaktadır.Peki alt beyinde kapana kısılanlar ne olacak ? İşte tam da rüyaların beslenme havuzudur alt beynimiz.Rüyalar hayal gücüdür, cesarettir. Denemek ve yanılmaktır. Hangi birimiz gerçek hayatta tüm korkuları, endişeleri bir yana bırakarak yaşayabiliyoruz . Düşüncelerimizi nasıl ifade edebiliyoruz? Hata yapma korkusunu bir kenara bırakarak sevdiğimiz kişiye sevdiğimizi söyleyebiliyor muyuz,tepki almayı göze alarak  fikirlerimizi açıkça söyleyebiliyor muyuz ?

Neyse ki her anı sadece bize ait olan rüyalarımız var. Yazanın ve başrol oyuncusunun biz olduğu rüyalar.Normal yaşadığımız hayatın dışında ikinci bir yaşamımızdır rüyalar.İki hayat arasında sıkışıp kalan insanlardan olmadıgımız takdirde rüyalar bizim bir nevi yaşama sevincimiz,yaşama istegimizdir.



GECENİN AKVARYUMU ile ilgili görsel sonucu

Victor Hugo'nun dedigi gibi rüya gecenin akvaryumudur.İnsanlar gece uyudukları zaman rüya görürler.Bir akvaryumu izlemek veya bir filmi izlemek gibidir.Her insan rüya görür ve uyanınca rüyanın bir çoğunu da hatırlamaz. 

RÜYADA İLHAM PERİSİ GELMESİ ile ilgili görsel sonucu
 Bazen rüyalarımızda gelir  ilham perisi.Uyanır da, yazıveririz rüyada bize fısıldananları. Rüyalarımızda  egomuzu,mantıgımızı geçici bir süre devre dışı bıraktığımız için uyanınca o an beynimizden ne geçerse çalakalem karalarız.Bu yazdıklarmız ,özgür olduğumuz  ve kendimiz olabildiğimiz rüyalarda ,hayatımızın ve benligimizin iç dünyasını  açıkca bize yansıtmaktadır. 
emel sayın rüyalar gerçek olsa ile ilgili görsel sonucu
Hayal ile rüyayı birbirine karıştırmamak gerekir.Ben açıkca rüyalara hiç inanmaz hep çıkmaz diye düşünürdüm. Oysa hayallerimiz farklıydı rüyalardan. Hayaller hep istediklerimizin olması yönünde kurulan kurgulardı. Rüyalar ise çıkacağına inanılmayan beynimizin ürettiği bir filmdi.
Evet, bazen rüyalarımızı gerçek gibi  yaşıyoruz . Bazen mutlu olarak uyandığımız veya ağlayarak uyandığımız olmuyor mu hiç. Yaşamımda çok karşılaşmışımdır ağlayarak uyandığıma. Üstelik gözümde iki damla yaş ile .Rüyasında ağlar mı insan,ya da güler mi?.Hisseder mi yalnızlığı,yaşamı,hayalkırıklıklarını,sevinçlerini,mutlulugu bunun gibi pekçok insana has duygu durumlarını ...

 Rüyalar...Bilinçaltımızın aynaları,REM döneminin (Rem: rüyalar rem uykusunda yani uykunun 4. safhasında görülür ve toplam uyku sürenizin %15 ila %20'ini kaplar. tam olarak uykuya daldıktan 30 ila 90 dakika sonra rüya görmeye başlanan dönemen güzel yada kötü hediyesi.Aslında yaşayıp fark etmediğimiz,bakıp görmediğimiz ,duyup işitmediğimiz tüm anılarımızın topluca dışa vurumu diyerek rüya için uzun yüklemli  bir tanım da yapabiliriz.


uykuda rem dönemi ile ilgili görsel sonucu

Gerçekte  hayatta olmaz ! dediklerimizi bazen rüyalarımızda  görürüz,bazen de tüm işler  tersine döner.Bazen sadece topografik kuramın( bilinç, bilinçaltı, bilinçdışı ) en gizemli bölgesinin rüyaları görülür.Renkler değişir,desenler degişir.bazen de aynıdır.  Herkesin rüyası kendine özgüdür.Rüyalar parmak izi gibidir ,temelde aynı kurguda farklıdırlar.

Kendi hayatımızda yaşadıgımız  anılarımız da harmanlanıp ,biraz da  değişerek rüyalarımıza katılabilirler.Dejavu rüyaları olarak adlandırdığımız bu rüyalarda anıları zemin olarak alır, üzerine şekil ekleriz.Rüyalar gerçek olabilse idi eger  dejavular hayatımızda muhtemelen ölürdü .Dejavu sanki o anı daha önce yaşamış gibi hissetmektir ki bu bilimsel açıklama ile beynin sağ ve sol lobunun ikisinden birisinin 1 saniye geç algılama yapması ile  ilgilidir.
Bazen olduğu gibi çıkan rüyalar vardır .Bunlar sezgisi kuvvetli kişilerin gördüğü rüyalardır. Bazıları gerçekten bizleri çok etkiler ve günlerce rüya hakkında düşünmemize neden olurlar. Bir de kabus dediğimiz kişiyi aşırı etkileyen rüyalar vardır. Uyanmak istesekte uyanamayız. Çoğu insan sene de bir- iki kez kabus görür.
Rüyalarında dualar okuduğu halde uyanamaz. Bazen de bağırarak uyanır. Çoğu zaman tesirinden kurtulamaz. Üstelik içine bir korku girer. Sanki her uyuduğunda kabus göreceğini sanır.Bu yüzden uyumaktan korkar hale gelenler dahi  olabilir.
uykuda kabus görmek ile ilgili görsel sonucu
 Hayat; bir nevi rüyalar gerçek olsa ile iyi ki de rüyaymış arasında yaşanan bir iç çelişkisidir .Ve tabiri gördüğümüz nesneye göre değişir.Yaşamak istediklerinin içinde kalmadıgı ve her düşündüğünü somutlaştırıp görebildiğin sana ait rüyalar .

Rüyalar gerçek olsa, neler olmazdı ki.Rüyalarımızda çogunlukla özlemlerimizi ve gerçekleşmesini istediklerimizi görürüz .Bazen gizemi yaşarız , bazen de mutlulugu,coşkuyu,aşkı ...
Benim her gördüğüm rüya gerçek oluyor, diyenleri illaki  duymuşsunuzdur.Bir bilim adamı yıllar önce diyor ki; “zekanın gerçek göstergesi bilgi değil hayal gücüdür”.
Bilgi ,çoğu insanın var olan bir şeyi sorgulamadan kabullenmesiyle oluşur.
Bu bağlamda düşündüğünüzde bir insan çok istediği bir şeyi, örneğin son model bir arabayı rüyasında gördüğü sırada tam binecekken kaybolduğunu, gerçek olmadığını fark eder.Böylece de, bunun bir hayal olduğunu farz edip gerçekle alakası yok deyip kendisini kandırır.Halbuki bunun sebebi “rüyaların” gerçek olup olmaması değildir, o çok istediği ve kendisini mutlu sona ulaştıracağını düşündüğü şeyin olacağına inanmamasıdır.Çünkü odaklandığı şey “mutsuz sondur”Eger ki mutlu sonlara odaklanabilirsek illaki beynimiz bunu gerçekleştirmek için insan bedenimiz ile birleşip var gücü ile bu mutlu sona ulaşmak için koşar adım bizi hedefe dogru götürür .

Bazen yaşadıklarımızın  bir rüya olmasını isteriz bazen de gördügümüz  rüyanın gerçek olmasını.Unutmamamız gereken ise  “rüyaları gerçekleştirmenin” tek bir yolunun oldugudur; UYANMAK...
Rüyalar ile ilgili görsel sonucuRÜYADAN UYANMAK ile ilgili görsel sonucu

Yorumlar